Hıristiyan telakkinin aksine, Kur'an aslî günah (zelle-i asliyye) diye daha varedildiği günden beri insanın yakasını bırakmayan bir suç kabul etmemektedir. Buna mukabil, insanın ebediyyen övüneceği bir meziyeti, isimlerin bilinmesini, insanın bizzat kendisine malederek, ona ebedî bir ümit ve saadet kapısını daha o günden aralamıştır. Halbuki aslî günah düşüncesine bünyesinde çok önemli bir yer veren Hıristiyanlık'ta, insan daha doğuştan günahkârdır. Dünyaya gözlerini açar açmaz sırtında, utanmasına, ezilmesine, sefil olmasına, sebep olan bir kambur bulunmaktadır. Bundan daha kötüsü, bu kambur bazı insanların aracılığı olmadan insanın sırtından düşmemektedir. Bu demektir ki, insan hiçbir zaman kendi imkânlarını kendi kullanabilen hür bir benlik olamayacaktır. Bu kapı ona ezelden kapatılmıştır. Batı insanının, dine açtığı savaş sebepleri arasında birinci sırayı, insan yaradılışına ters düşen ve insanı sahip bulunduğu soyluluğundan mahrum bırakan bu anlayış gelmektedir.
Yaşar Nuri Öztürk-Kuranın temel kavramları
0 yorum:
Yorum Gönder