Kem alet ile kemalat olmaz
İslam ülkeleri ve halkları son yıllarda giderek artan şiddet ve terör olaylarından en fazla zararı görmektedir. Pazar yerinde patlayan bombalar, okulu basıp küçük çocukları öldürmeler,müslümanın müslümanı ya da başka dinden insanları acımasızca cinayetleri ve temel insan hakları ihlalleri…
Kuranında buyurduğu gibi"Muhakkak ki Allah bir topluma verdiği nimeti, onlar, kendilerindeki iyi hali fenalığa çevirmedikçe bozmaz“ (Rad süresi Ayet 11) hükmü gereğince müslümanlar olarak çok ciddi iç muhasebe ve özeleştiri yapmak durumundayız.
İslamı coğrafyaların imajı haline getirilmek istenen bu kaos ortamı sömürgeci güçlerin tam da en çok istifade edebileceği bir yapıyı oluşturmaktadır. Üretmekten çalışmaktan ve insanlığın faydasına olan şeyleri yapmaktan uzaklaşan bir toplum haline geldikçe sabıkası bir hayli kabarık olan istihbarat örgütlerinin her türlü planı rahatlıkla uygulayabileceği bir alan oluşmakta. 17-18 islam ülkesinin akademik yayını bir harvard üniversitesinin yayını kadar bir şey üretemiyorsa oturup düşünmeli değilmiyiz?.
Cihad kavramının içini boşaltıp bir diriliş dini olan İslamı bir öldürme mekanizması şeklinde sunmanın islamın insanlar nezdindeki algısına darbe vurma amacının hedeflendiğini ortaya koyuyor.
Hiç bir savaş ahlakına uymayan kanlı eylemlerin müslümanların hayrına olmadığı ortada.
Bu işten kim yararlanmak ister? bu negatif algı yönetiminden kimler faydalanır?
Herhalde islam ve toplumları olmadığı açık. İnsanlığı tehdit eden bu habis yapılar ne yazık ki en büyük zararı İslam toplumlarına vermektedir.
0 yorum:
Yorum Gönder